Erdoğan, CHP'nin Şirazesi Kaybolmuş İstikametini Kaybetmiştir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu hafta Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri'nin kıldırdığı, Cuma namazını Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi'nde kıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma namazının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.
Bir gazetecinin "CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na 500 bin liralık manevi tazminat davası açtınız avukatınız aracılığıyla. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan bir kişi olarak her şeyden önce eleştiri değil, hakaret seviyesine çıkan ifadeleriyle hukuk içerisinde tabii ki bu kişiye gerekli hesap sorulmalıdır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Edep denilen bir şey var. Haddini bilmesi lazım ve bu ülkede Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanlığı makamına nasıl konuşulur, nasıl oraya mesajlar verilir bunu da öğrenmesi lazım. Şu anda avukatlarımın yaptığı budur” diye konuştu.
“CHP'li yerel yönetimlerde yaşanan taciz ve tecavüz vakaları ortaya çıktı. Bu konudaki yorumunuz nedir?” şeklindeki soruya da Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu yanıtı verdi: “Bu konularla ilgili başından itibaren her zaman temiz belediyecilik, ahlaki belediyecilik vesaire... Bu tür şeyleri konuşan bu zat, ne yazık ki bir defa tabanına, seçtiği elemanlarına sahip olamadığı, çok açık net uygulamasını ortaya koymuş vaziyettedir. Hatta daha da ileri gidiyorum şu anda İstanbul İl Başkanlığı’nı yürüten bayan biliyorsunuz çok ciddi bir cezai durumla karşı karşıyadır ve istinaftadır ve buradan da ne çıkacağı belli değildir. Şu çok açık net ortadadır, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir defa şirazesi kaybolmuştur. Şirazeden çıkmış bir siyaset anlayışıyla chp istikametini kaybetmiştir ve bu istikameti de toparlaması da bu saatten sonra artık çok çok zordur. Terör örgütleriyle dirsek dirseğe, kol kola yürüyen, Ankara'dan İstanbul'a bir CHP ile bu dönemde tanıştık ve Millet İttifakı adı altında ne bulursa yanına alıp, burayla bir şeyler oluşturmaya gayret eden CHP. Bundan sonraki süreçte de inanıyorum kendisini toparlayamayacaktır.”