Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 74. Genel Kurul görüşmeleri için gittiği New York’ta, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’nce düzenlenen etkinlikte ABD’deki Türk, soydaş ve Müslüman toplumuyla bir araya geldi.
“BUGÜN AMERİKAN İSLAM TOPLUMU, 11 EYLÜL ÖNCESİNE GÖRE ÇOK DAHA GÜÇLÜDÜR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11 Eylül terör saldırılarının ardından ABD’deki Müslüman toplumunun çetin bir sınav verdiğini, ibadethanelerin tehdit kaynağı olarak görüldüğünü, insanların sırf isminden, dış görünüşünden, kılık-kıyafetinden, inancından, sakalından, başörtüsünden dolayı horlandığını anlatarak, şöyle devam etti: “Her imtihan, doğru değerlendirildiğinde aynı zamanda bir imkândır. Mevla, 11 Eylül sonrasındaki o sancılı dönemi Amerikalı Müslümanlar açısından, eşsiz ilahi rahmetiyle hayra tebdil eylemiştir. Müslümanlar, hayat alanlarının daraldığı bu dönemde sivil toplumun ve siyasetin imkânlarının farkına vardılar. Birlik ve beraberlik içinde oldukları zaman neleri başarabileceklerine bizzat şahit oldular. Kamuoyunu doğru bilgilendirmek noktasında mevcut medya kanalları dışında kendi iletişim araçlarına sahip olmanın önemini idrak ettiler. Bu imtihan hepimize eksiklerimizle beraber güçlü taraflarımızı da göstermiştir. Hamdolsun bugün Amerikan İslam toplumu, gerek siyasi, gerek ekonomik, gerek sivil inisiyatif açısından, hepsinden önemlisi ahlaki ve söylem üstünlüğü bakımından 11 Eylül öncesine göre çok daha güçlüdür.”
“BAZI TERÖR ÖRGÜTLERİ ÜZERİNDEN HAK VE ÖZGÜRLÜK TALEPLERİMİZ BOĞULMAYA ÇALIŞILIYOR”
İslam’la, insanlıkla hiçbir alakası olmayan bazı terör örgütleri üzerinden Müslümanların hak ve özgürlük taleplerinin boğulmaya çalışıldığını, El Kaide, DEAŞ, Boko Haram, Eş Şebab, FETÖ gibi terör örgütlerinin İslam düşmanlarına istismar zemini sunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu terör örgütlerinin İslam coğrafyalarında katlettiği masumların neredeyse tamamının Müslümanlar olduğuna işaret etti.
“Emperyalistlere taşeronluk yapan bu örgütlerin hayatını karattığı insanlar, ne yazık ki bizim kardeşlerimizdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çıkarları için bölgemizi yangın yerine çevirenlerin, menfaatlerini koruma uğruna terör örgütlerini tırlar dolusu silaha boğanların, dökülen her damla Müslüman kanında payı olduğunu biliyoruz. Ancak her fırsatta diğer ülkelere demokrasi, hukuk ve insan hakları dersi verenler, maalesef bunları görmüyor, görmek istemiyor. Kendi hakları konusunda aslan kesilenler, söz konusu Müslümanlar olunca üç maymunu oynuyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanlara yönelik Christ Church ve Chapel Hill saldırılarını anımsatarak, bu saldırılara son olarak 12 Mayıs 2019 tarihinde Newhaven’daki Diyanet camine yönelik saldırının eklendiğini kaydetti.
“İSLAM BARIŞ DİNİDİR”
Bu terör eylemlerinin güvenlik bilimciler ve siyasetçiler başta olmak üzere herkes için ibret olması gerektiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiç kimse Batılı ülkelerde artan İslamofobiye, mülteci ve yabancı karşıtlığına bigâne kalamaz, kalmamalıdır. Neo-Nazi örgütler, bugün insanlık için, en az DEAŞ kadar tehlikelidir. DEAŞ, El Kaide gibi örgütlerle mücadele sergilenen kararlılık, muhakkak bu şer şebekleriyle mücadelede de gösterilmelidir. Yoksa Müslümanlara yönelik ırkçı saldırıların önüne geçilmesi mümkün değildir” sözlerine yer verdi.
“SURİYELİ MAZLUMLARA GÖNLÜMÜZÜ AÇTIK”
Keşmir’de, Arakan’da, Somali, Yemen, Gazze, Kudüs ve Suriye’deki Müslümanların sıkıntılar içinde olduğunu ve bu sıkıntıları kendisinin de kalbinde hissettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarih boyunca olduğu gibi bugün de Türkiye, kimliğine bakmadan zalimin karşısında, mazlumun yanındadır. Bugün Türkiye millî gelire göre dünyanın en fazla yardım yapan ülkesidir, en fazla yardımı biz yapıyoruz. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin kapılarını kapattığı bir dönemde biz Suriyeli mazlumlara gönlümüzü açtık. Çatışma açlık, zulümden kaçan 5 milyon muhacire ev sahipliği yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
“FETÖ’NÜN MASKESİNİ TÜM DÜNYADA İNDİRECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ konusunda uyarılarda bulunarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “FETÖ’nün en büyük özelliği istismar edemeyeceği hiçbir kutsal değer, hiçbir ilke olmamasıdır. Yalan, iftira, ikiyüzlülük bunların adeta karakteri olmuştur. 15 Temmuz gecesi 251 insanımızı şehit eden bu terör örgünün maskesini tüm dünyada indireceğiz, sizlerle beraber. 2 bin 193 gazimizin kanını yerde bırakmayacağız. Tüm darbeciler adalet önünde hesap verene kadar bunların peşlerini bırakmayacağız. Pensilvanya’daki terörist başının ülkemize iade edilmesi ve FETÖ’nün ABD’deki faaliyetlerinin tamamen bitirilmesi konusunda gerekli adımları kararlılıkla attık, atmayı sürdürüyoruz, birlikte hareket etmeliyiz. Sizlerin de FETÖ’nün Türkiye’de yaptığı haksızlıkları, akıttığı kanı, kıydığı canları, kısacası gizlediği karanlık yüzünü Amerikalı dostlarınıza bıkmadan, usanmadan anlatmaya devam etmeniz gerekiyor.”