SIRA GELDİ DANANIN KUYRUĞUNA
Samsun Ak Parti teşkilatlarında ilçe kongrelerinin tamamlanmasının ardından gözler İl Kongresine çevrildi.
İlçe kongrelerinin bazılarında ufak tefek arızalı durumlar meydana gelse de bazı isimlerin listelere dahil edilmesiyle yaşanan gerginlikler büyümeden yatıştırıldığını ifade ederken aslında ufak tefek gözüken olayların İl Başkanlığı kongresinde büyüyebilecek kartopunun olabileceğini şimdiden belirtmekte fayda var diye düşünüyorum.
Genelde sakin geçen İlçe Başkanlıkları seçimlerinin İl Başkanlığı seçimlerinde aynı sakinlikte geçeceğini düşünmüyorum açıkçası.
Her ne kadar kamuoyuna yansımasa da gizli kapılar ardında hiç de azımsanmayacak pazarlıkların yapıldığını iddia etmenin ötesinde yaşandığını söyleyebilirim.
Başkan Ersan Aksu hakkında İl Başkanlığına devam edeceği yönünde bir görüş hakim olsa da Başkan Aksu’yu değiştirmek için kulis çalışmalarını devam ettirenlerin sayısı oldukça fazla desek yalan söylememiş oluruz.
Konuyu biraz açarsak bütün bu hesapların altında Büyükşehir belediye Başkanlığı hesapları var diyebiliriz.
Bu da nereden çıktı diyenler olabilir ama ne yazık ki işin arka planında bu hesaplar var.
Başkan mustafa demir her ne kadar kendisini övse de başarılı ilan etse de gelecek seçimlerde tekrar aday gösterilmeyeceğini sokakta herhangi bir vatandaşa sorsanız öğrenirsiniz.
Hatta bırakın tekrar seçilmesini oy verenlerin pişmanlığını da görebilirsiniz.
İl Başkanlığı için perde arkasından birçok kişi çalışma yapsa da bu kişiler hakkında isimler paylaşıp pirim yaptırmaya gerek yok derken arka plandaki olayları biraz anlatmaya başlayalım.
Dedik ya arka planda Büyükşeşhir Başkanlığı var diye.
Suat Kılıç’dan başlayalım.
Aldığımız bilgilere göre Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte Bakanlık ve Milletvekilliği yapmış partililerle yapmış olduğu toplu görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanı ile çekmiş olduğu fotoğrafı kendisine yakın bazı gazeteciler ile yapmış olduğu görüşmenin ardından “icazet aldım tekrar siyasetin içerisindeyim” mesajları ile kendisine pirim yapmak istemesinin ardında öncelikle parti yürütme kurulunda olmadı büyükeşhir adaylaığında bir hesabı olduğu siyasi kulislerde konuşulmaya başladı bile.
Diğer taraftan milletvekillerine baktığımız da iki isim dışında pek kimsenin siyasete devam edeceği gözükmüyor.
Ön plana çıkan sayın Çiğdem Karaaslan ile Fuat Köktaş.
Karaaslan, Genel Merkez ve parti teşkilatlarında popüler bir isim olmasına rağmen parti tabanında popüler olan Fuat Köktaş desek kimseyi yanıltmış olmayız.
Sayın Karaaslan’ın gelecek beklentisinin her ne kadar bir Bakanlık beklentisi olduğunu söylesek te olmadığı taktirde Büyükşehir Belediye Başkanlığına hayır demeyeceğini ifade etsek herhalde yanılmış olmayız.
Karaaslan’ın böyle bir beklentisi varsa Samsun teşkilatlarının desteğine ihtiyaç duyacağını ve kendisi açısından İl başkanının kim olduğunun öneminin ne kadar değerli olduğuna dikkat etmekte fayda var diye düşünüyorum.
Sayın Fuat Köktaş’a gelince kendisinin ya da kendisine yakın birisinin Büyükşehir Belediyesine aday olmasının da önemli olduğunu düşünüyorum.
Çünkü sayın Köktaş, siyasetten vazgeçecek birisi değildir.
Bir dönem daha Milletvekili seçilmesinin mümkün olmadığı yönünde bir görüş hakimken hedef Büyükşehir belediyesi olacaktır.
Bir dönem Bakanlık bekleyen bir siyasetçinin böyle bir beklentisinin olmayacağını söylemek ne kadar doğru olur onu sizlerin takdirine bırakıyorum.
Bu iki isim siyaset terazisinin her iki küfesinde ayrı ayrı duran isimler.
Her ikisinde siyasi beklentileri yüksek olduğu için her ne kadar kamuoyunda yan yana dursalar da siyasi ikballerinin arka planında böyle olmayacağını söyleyebiliriz.
Bu arada Başkan Mustafa Demir’i unutmayalım.
Her ne kadar Samsun kamuoyunda hayal kırıklığı yaratsa da birkaç dönem başkanlık yapacak gibi bir beklentisinin olduğunu ifade etmekte fayda var diyebiliriz.
Şimdi bu siyasi hesaplara baktığımızda aslında herkesin arka planda bir siyasi hesabının olduğunu ve bütün yolların İl Başkanlığına çıktığını söyleyebiliriz.
Yani bütün yollar İl Başkanlığına çıkıyor.
İli elinde tutan siyasi ikbalini de elinde tutacak gibi…
Başkanı yanına alan başkanlığı alır diyebiliriz.
Şimdi seçimlere daha çok var diyebilirsiniz.
Unutmayalım ki seçimlere seçilecek İl Başkanlığında gidilecek.
Konumuza dönersek parti içi çekişme başlama üzere desek de aslında başladı diyebiliriz.
Bütün pazarlıklar gözlerden uzak başkente doğru uzuyor.
Genel merkez birileri tarafından neredeyse su yoluna çevrildi.
Bütün bu yaşananların yani parti içi ikbal çatışmalarının nedeni ise bir arkadaşımın dediği gibi Samsun’un bir abisinin olmayışından diyebiliriz.
Ak Parti teşkilatlarının Samsun’da bir abisi olsaydı bu işler böyle olmazdı.
Abilik yapacak birisi vardı onu da vekilin birisi harcadı.
Hem de siyasi ikbali için.
Şimdilik bu kadar…
Bir sonraki yazımızda biraz daha ayrıntılı bilgiler paylaşacağız.
Tekrar görüşmek üzere…